R.Gazete No: 33076
R.G. Tarihi: 13.11.2025
Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulundan:
Esas No: 2025/16
Karar No: 2025/18
ÖZET: Aykırılığın, 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanunu'nun 1. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) alt bendi kapsamında, benzin ve elektrik motoru bulunan aracın, Özel Tüketim Vergisi Kanunu'nun eki (II) sayılı Liste'de belirtilen özel tüketim vergisi oranlarından %80 yerine %10 oranına tabi olduğundan bahisle fazladan ödenen vergilerin iadesi isteminin, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nda yer alan vergi hatalarının düzeltilmesine ilişkin hükümler kapsamında incelenmesinin mümkün olmadığı yönünde giderilmesine
BÖLGE
İDARE MAHKEMESİ KARARLARI ARASINDAKİ AYKIRILIĞIN
GİDERİLMESİ İSTEMİ HAKKINDA KARAR
2576
sayılı Bölge İdare Mahkemeleri, İdare Mahkemeleri ve Vergi Mahkemelerinin
Kuruluşu ve Görevleri Hakkında Kanun'un 3/C maddesinin (5) numaralı fıkrası
uyarınca karar veren Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulunca konu ile ilgili
kararlar ve mevzuat incelenerek gereği görüşüldü:
I. AYKIRILIĞIN GİDERİLMESİ
İSTEMİNDE BULUNAN : İstanbul
Bölge İdare Mahkemesi Başkanlar Kurulu
İL İSTEMİN ÖZETİ: 4760
sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanunu'nun 1. maddesinin (1) numaralı fıkrasının
(b) alt bendi kapsamında, benzin ve elektrik motoru bulunan aracın, Özel
Tüketim Vergisi Kanunu'nun eki (II) sayılı Liste'de belirtilen özel tüketim
vergisi oranlarından %80 (-Diğerleri,-Motor silindir hacmi 1600 cm3'ü
geçmeyenler,--Diğerleri) yerine %10 (-Diğerleri,-Sadece elektrik motorlu
olanlar,—Motor gücü 160 kW'ı geçmeyenler) oranında vergi tahakkuk ettirilmesi
gerektiği belirtilerek yapılan düzeltme başvurularının reddi üzerine yapılan
şikâyet başvurularının reddine dair işlemlerin iptali istemiyle açılan
davalarda verilen İstanbul Bölge İdare Mahkemesi 1. Vergi Dava Dairesinin
18/12/2024 tarih ve E:2024/3098, K:2024/3009 sayılı kararı ile Ankara Bölge
İdare Mahkemesi 4. Vergi Dava Dairesinin 05/11/2024 tarih ve E:2024/2362,
K:2024/3292 sayılı kararı arasındaki aykırılığın, 2576 sayılı Bölge İdare
Mahkemeleri, İdare Mahkemeleri ve Vergi Mahkemelerinin Kuruluşu ve Görevleri
Hakkında Kanun'un 3/C maddesinin (4)
numaralı fıkrasının "c" işaretli bendi uyarınca,
İstanbul Bölge İdare Mahkemesi 1. Vergi Dava Dairesinin söz konusu kararı
doğrultusunda giderilmesi, istinaf yoluna başvurma hakkı bulunanın bu yöndeki
talebini uygun gören İstanbul Bölge İdare Mahkemesi Başkanlar Kurulunun
11/03/2025 tarih ve E:2025/10, K:2025/10 sayılı kararıyla istenmiştir.
III. AYKIRILIĞIN GİDERİLMESİ İSTEMİNE
KONU BÖLGE İDARE MAHKEMESİ KARARLARI:
A.
İstanbul
Bölge İdare Mahkemesi 1. Vergi Dava Dairesinin E:2024/3098 sayılı dosyasına
konu yargılama süreci:
Dava konusu istemin özeti: Davacı
tarafından, satın aldığı benzin ve elektrik motoru bulunan araca ilişkin olarak
özel tüketim vergisi oranının hatalı olarak tespit edildiğinden bahisle
fazladan ödendiği iddia edilen özel tüketim vergisi ve bu vergiye matrah
yönünden bağlı katma değer vergisinin iadesi talebiyle yapılan düzeltme
başvurusunun reddi üzerine yapılan şikâyet başvurusunun zımnen reddine dair
işlemin iptali ile fazladan ödenen vergilerin tecil faiziyle birlikte iadesi
istemiyle dava açılmıştır.
İstanbul 7. Vergi
Mahkemesinin 26/09/2024 tarih ve E:2024/153, K:2024/1272 sayılı kararının
özeti:
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun
116. maddesinde, vergi hatası, vergiye müteallik hesaplarda veya
vergilendirmede yapılan hatalar yüzünden haksız yere fazla veya eksik vergi
istenmesi veya alınması olarak tanımlanmış; 117. maddesinde, hesap hataları;
matrah hataları, vergi miktarında hatalar ve verginin mükerrer istenmesi; 118.
maddesinde de vergilendirme hataları; mükellefin şahsında hata, mükellefiyette
hata, mevzuda hata ve vergilendirme veya muafiyet döneminde hata olarak
sayılmıştır.
Aynı Kanun'un 122. maddesinde,
mükelleflerin, vergi muamelelerindeki hataların düzeltilmesini vergi
dairesinden yazı ile isteyebilecekleri; 124. maddesinde vergi mahkemelerinde
dava açma süresi geçtikten sonra yaptıkları düzeltme talepleri reddolunanların
şikâyet yolu ile Maliye Bakanlığına müracaat edebilecekleri kurala
bağlanmıştır.
Yukarıda yer verilen
düzenlemelere göre düzeltme yolu, vergiye ilişkin hesaplarda matrah ve miktar
hatası bulunması yahut mükerrer vergi istenmesi hâlleri ile mükellefin
şahsında, mükellefiyette, verginin mevzuunda ve döneminde hata yapılması
hâllerinde izlenebilecek bir idari başvuru yolu olup vergi yükümlülerince vergi
idaresine yapılan her başvuru nedeniyle düzeltme yolunun izlenebileceği
düşünülemeyeceği gibi vergilendirmeye ilişkin bir olayın düzeltme yoluyla yargı
önüne getirilebilmesi ve vergi hatasının varlığından söz edilebilmesi için
hukuksal sorun olarak çözümlenmesi gerekmeyen açık ve mutlak bir hata
bulunduğunun belirlenebilmesi gerekir.
Başka bir anlatımla, idareden
düzeltilmesi talep edilebilecek vergi hataları, kendisinden düzeltme isteminde
bulunulan idari makamın veya uyuşmazlık halinde yargı
yerinin, 213 sayılı Kanun'un 3.
maddesinde öngörülen yorum tekniklerine başvurmadan, ilk bakışta anlayabileceği
açıklıktaki vergilendirme yanlışlıklarıdır.
4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi
Kanunu'na ekli (II) sayılı Liste'de 87.03 GTİP numaralı "Binek
otomobilleri ve esas itibariyle insan taşımak üzere imal edilmiş diğer motorlu
taşıtlar (87.02 pozisyonuna girenler hariç) (steyşın vagonlar ve yarış
arabaları dahil)" ticari tanımlı mallar için özel tüketim vergisi
oranı; "-Diğerleri" başlığı altında "-Motor silindir
hacmi 1600 cm^'ü geçmeyenler" için %80, "-Sadece elektrikli
motorlu olanlar" "—Motor gücü 160 kWı geçmeyenler" için %10
olarak belirlenmiştir.
Olayda, uyuşmazlığın çözümü,
davacı tarafından satın alınan araçta elektrik motorunun yanı sıra benzin
motorunun da bulunması nedeniyle söz konusu aracın, 4760 sayılı Özel Tüketim
Vergisi Kanunu'na ekli (II) sayılı listede 87.03 GTİP numarasında yer alan
taşıtlardan "sadece elektrik motorlu olanlar" kapsamında
değerlendirilip değerlendirilemeyeceğinin belirlenmesine bağlıdır. Bunun ortaya
konulabilmesi için ise aracın teknik özelliklerinin araştırılması ve 4760
sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanunu'na ekli (II) sayılı Liste'de yazılı
hükümlerin yorumlanması gerekmektedir.
Bu durumda, davacının iddiaları
ve bu iddialar çerçevesinde ortaya çıkan uyuşmazlık, herhangi bir kuşku ya da
hukuki tartışmaya meydan bırakmayacak şekilde ilk bakışta anlaşılabilecek
vergilendirme yanlışlığı niteliğinde açık bir vergi hatası kapsamında olmayıp,
hukuki yorum gerektiren bir sorun niteliğindedir. Diğer bir ifadeyle ihtilafın
çözümü maddi olayların ve mevzuatın değerlendirilmesini ve yorumlanmasını
gerekli kıldığından, davacının iddialarının, vergi hatalarının düzeltilmesine
ilişkin hükümler kapsamında değerlendirilemeyeceği anlaşıldığından şikâyet
başvurusunun zımnen reddine ilişkin işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı
sonucuna ulaşılmıştır.
Mahkeme, bu gerekçeyle davayı reddetmiştir.
Davacının istinaf istemini
inceleyen İstanbul Bölge İdare Mahkemesi 1. Vergi Dava Dairesinin 18/12/2024
tarih ve E:2024/3098, K:2024/3009 sayılı kararının özeti:
Vergi Dava Dairesi, istinaf
dilekçesinde ileri sürülen iddiaların isteme konu vergi mahkemesi kararının
kaldırılmasını gerektirecek nitelikte olmadığı gerekçesiyle istemi kesin olarak
reddetmiştir.
B.
Ankara
Bölge İdare Mahkemesi 4. Vergi Dava Dairesinin E:2024/2362 sayılı dosyasına
konu yargılama süreci:
Dava konusu istemin özeti: Davacı
tarafından, satın aldığı benzin ve elektrik motoru bulunan araca ilişkin olarak
özel tüketim vergisi oranının hatalı olarak tespit edildiğinden bahisle
fazladan ödendiği iddia edilen özel tüketim vergisi ve bu vergiye matrah
yönünden bağlı katma değer vergisinin iadesi talebiyle yapılan düzeltme
başvurusunun reddi üzerine yapılan şikâyet başvurusunun zımnen reddine dair
işlemin iptali ile fazladan ödenen vergilerin yasal faiziyle birlikte iadesi
istemiyle dava açılmıştır.
Kayseri Vergi Mahkemesinin 29/05/2024 gün ve
E:2024/147, K:2024/378 sayılı kararının özeti:
i.
Fazladan
ödenen vergilerin iadesi talebiyle yapılan düzeltme başvurusunun reddi üzerine
yapılan şikâyet başvurusunun zımnen reddine dair işlemin iptali istemi yönünden
yapılan inceleme:
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 116. maddesinde,
vergi hatası, vergiye müteallik hesaplarda veya vergilendirmede yapılan hatalar
yüzünden haksız yere fazla veya eksik vergi istenmesi veya alınması olarak
tanımlanmış; 117. maddesinde, hesap hataları; matrah hataları, vergi miktarında
hatalar ve verginin mükerrer istenmesi; 118. maddesinde de vergilendirme
hataları; mükellefin şahsında hata, mükellefiyette hata, mevzuda hata ve
vergilendirme veya muafiyet döneminde hata olarak sayılmıştır.
Aynı Kanun'un 122. maddesinde, mükelleflerin,
vergi muamelelerindeki hataların düzeltilmesini vergi dairesinden yazı ile
isteyebilecekleri; 124. maddesinde vergi mahkemelerinde dava açma süresi
geçtikten sonra yaptıkları düzeltme talepleri reddolunanların şikâyet yolu ile
Maliye Bakanlığına müracaat edebilecekleri kurala bağlanmıştır.
4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanunu'nun 1.
maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendinde, bu Kanun'a ekli (II) sayılı
Liste'deki mallardan kayıt ve tescile tabi olanların ilk iktisabının bir defaya
mahsus olmak üzere özel tüketim vergisine tabi olduğu hükme bağlanmış, aynı
Kanun'un 2. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) alt bendinde, ilk iktisabın;
(II) sayılı Liste'deki mallardan Türkiye'de kayıt ve tescil edilmemiş olanların
kullanılmak üzere ithalini, müzayede yoluyla veya kayıt ve tescil edilmiş olsa
dahi 4077 sayılı Tüketicilerin Korunması Hakkında Kanun hükümlerine göre iade
edilenler de dahil motorlu araç ticareti yapanlardan iktisabını, motorlu araç
ticareti yapanlar tarafından kullanılmaya başlanmasını, aktife alınmasını veya
adlarına kayıt ve tescil ettirilmesini ifade edeceği belirtilmiştir.
4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanunu'na ekli
(II) sayılı Liste'de 87.03 GTİP numaralı "Binek otomobilleri ve esas
itibariyle insan taşımak üzere imal edilmiş diğer motorlu taşıtlar (87.02
pozisyonuna girenler hariç) (steyşın vagonlar ve yarış arabaları dahil)"
ticari tanımlı mallar için özel tüketim vergisi oranı; "-Diğerleri"
başlığı altında "-Motor silindir hacmi 1600 cm^'ü geçmeyenler"
için %80, "-Sadece elektrikli motorlu olanlar" "—Motor gücü
160kW'ı geçmeyenler" için %10 olarak belirlenmiştir.
Olayda, ilk iktisaba konu aracın ruhsatında yakıt
cinsinin elektrik olarak belirtildiği, aracın AT Uygunluk Belgesinin Motor
Bilgileri kısmında yer alan, "Sade Elektrikli evet/hayır" kısmında
"Evet" yazılı olduğu, "Hibrit(Elektrikli) araç
evet/hayır" kısmında "Hayır" yazılı olduğu, yakıt
türü olarak "Elektrikli'' yazdığı, aracın tek yakıtlı olduğunun
belirtildiği, buna göre tüm bu veriler ışığında araca ait bütün belgelerde
aracın hibrit olmadığı, tek yakıtlı olduğu ve yakıt türünün elektrik olduğu
anlaşılmaktadır.
Ayrıca dava konusu aracı hareket
ettiren motorun elektrik motoru olduğu ve araçtaki benzin motorunun aracı
hareket ettiremeyeceği, aracı hareket ettiren enerjinin benzinden değil
benzinle üretilen elektrikten kaynaklandığı görülmüştür. Elektrik motorlu araçların
daha düşük özel tüketim vergisi oranına tabi tutulmasının, çevre kirliliği ile
mücadele ve enerji sarfiyatına karşı getirilmiş bir teşvik uygulaması olması
karşısında, dava konusu aracın "sadece elektrik motorlu" araç
olarak kabul edilmesi gerekmektedir. Bu nedenle davalı idare tarafından sadece
tebliğ hükümlerinden hareketle, araçta benzinli motor bulunduğundan bahisle
özel tüketim vergisi oranının %80 olarak hesaplanmasının açık bir vergilendirme
hatası olduğu anlaşıldığından davacı tarafından fazladan ödenen vergilerin
iadesi talebiyle yapılan düzeltme başvurusunun reddi üzerine yapılan şikâyet
başvurusunun zımnen reddine dair işlemde hukuka uygunluk görülmemiştir.
ii.
Faiz
istemi yönünden yapılan inceleme:
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun
112. maddesinin 6322 sayılı Kanunla değişik (4) numaralı fıkrası uyarınca,
fazla veya yersiz tahsilatın davacıdan kaynaklanmadığı dikkate alındığında,
davacıdan tahsil edilen verginin, 6183 sayılı Kanun'a göre belirlenen tecil
faizi oranında hesaplanan faizi ile birlikte davacıya iadesi gerekmektedir.
Karar sonucu:
Mahkeme bu gerekçeyle dava
konusu işlemin iptaline ve fazladan tahsil edilen vergilerin tecil faiziyle
birlikte iadesine karar vermiştir.
Davalının istinaf istemini
inceleyen Ankara Bölge İdare Mahkemesi 4. Vergi Dava Dairesinin 05/11/2024
tarih ve E:2024/2362, K:2024/3292 sayılı kararının özeti:
Vergi Dava Dairesi, istinaf
dilekçesinde ileri sürülen iddiaların isteme konu vergi mahkemesi kararının
kaldırılmasını gerektirecek nitelikte olmadığı gerekçesiyle istemi kesin olarak
reddetmiştir.
IV. İNCELEME VE GEREKÇE:
A.
İLGİLİ
MEVZUAT:
1.213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun ilgili
maddeleri:
"Vergi Kanunlarının
uygulanması ve ispat" başlıklı 3. maddesinin (A) işaretli fıkrasının
ilgili bölümü:
"Vergi kanunları lafzı
ve ruhu ile hüküm ifade eder. Lafzın açık olmadığı hallerde vergi kanunlarının
hükümleri, konuluşundaki maksat, hükümlerin kanunun yapısındaki yeri ve diğer
maddelerle olan bağlantısı gözönünde tutularak uygulanır"
"Vergi hatası"
başlıklı 116. maddesi:
"Vergi hatası, vergiye
mütaallik hesaplarda veya vergilendirmede yapılan hatalar yüzünden haksız yere
fazla veya eksik vergi istenmesi veya alınmasıdır."
"Şikayet yolu ile müracaat" başlıklı
124. maddesinin birinci fıkrası:
"Vergi mahkemesinde dava
açma süresi geçtikten sonra yaptıkları düzeltme talepleri reddolunanlar şikayet
yolu ile Maliye Bakanlığına müracaat edebilirler"
B.
HUKUKİ
DEĞERLENDİRME:
Bölge İdare Mahkemeleri Vergi Dava Dairelerince kesin olarak
verilen kararlar arasındaki aykırılık, 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi
Kanunu'nun 1. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) alt bendi kapsamında,
benzin ve elektrik motoru bulunan aracın, Özel Tüketim Vergisi Kanunu'nun eki
(II) sayılı Liste'de belirtilen özel tüketim vergisi oranlarından %80
(-Diğerleri,-Motor silindir hacmi 1600 cm3'ü geçmeyenler,—Diğerleri) yerine %10
(-Diğerleri,-Sadece elektrik motorlu olanlar,—Motor gücü 160 kWı geçmeyenler)
oranına tabi olduğundan bahisle fazladan ödenen vergilerin iadesi isteminin,
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nda yer alan vergi hatalarının düzeltilmesine
ilişkin hükümler kapsamında incelenip incelenemeyeceğine ilişkindir.
Kanun koyucu tarafından, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 116
ve devamı maddelerinde, anılan Kanun'da belirtilen vergi hatalarına yönelik
ayrı ve sınırlı bir başvuru yolu olan düzeltme ve şikâyet yolu öngörülmüştür.
Bu düzenlemeler ile Vergi Usul Kanunu'nun aradığı anlamdaki vergi hatalarının
bulunması haline özgü olmak kaydıyla doğrudan vergilendirme işlemine karşı
süresi içinde açılabilecek dava hakkından ayrı olarak zamanaşımı süresi içinde
olmak koşuluyla düzeltme ve şikâyet yoluna başvurularak vergi hatasının
düzeltilmesinin yetkili idari makamlardan istenebilmesine, başvurunun reddi
halinde uyuşmazlığın yargı mercii önüne getirilebilmesine imkân tanınmıştır.
Vergi Usul Kanunu'nun yukarıda anılan düzenlemeleri uyarınca,
düzeltme ve şikâyet yoluna başvurulabilmesi için ileri sürülen hatanın hukuki
yorum gerektirmeyecek şekilde açık ve net olarak belirlenebilmesi
gerekmektedir. Diğer bir ifadeyle, düzeltme ve şikâyet konusu yapılabilecek
vergi hataları, kendisinden düzeltme isteminde bulunulan idari makam veya
uyuşmazlık halinde yargı mercii tarafından, Vergi Usul Kanunu'nun 3. maddesinde
öngörülen yorum tekniklerine başvurulmadan ilk bakışta anlaşılabilecek nitelikte
olan vergilendirme işlemlerindeki hatalardır. Uyuşmazlığın çözümünün maddi
olayların değerlendirilmesi ve mevzuatın yorumlanmasını gerektirmesi hâlinde
ise "vergi hatasıZan değil "hukuki uyuşmazlıksan
bahsedilebilecektir. Dolayısıyla düzeltme ve şikâyet başvuruları sonucunda
idari davaya konu olabilecek nitelikteki şikâyet başvurusunun reddine ilişkin
işlemin iptali istemiyle açılacak davalarda, idari yargı merciinin denetim
alanı, esas bakımından, uyuşmazlıkta tespiti hukuki yorum gerektirmeyen açık bir
vergi hatasının bulunup bulunmadığı ve bu kapsamda idarenin başvuruyu
reddetmesinin hukuka uygun olup olmadığıyla sınırlıdır.
Uyuşmazlığa konu olayların çözümü, özel tüketim vergisi
kapsamında ilk iktisaba konu aracın sadece elektrikli olup olmadığının tespiti
ile birlikte 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanunu'na ekli (II) sayılı
Liste'de 87.03 GTİP numaralı sıra kapsamında olup olmadığı ve listeye dahil
olması durumunda hangi oranda vergilendirilmesi gerektiğinin belirlenmesini
gerektirmektedir. Bu tespit ve belirlemeler, ancak aracın teknik özelliklerinin
tespiti sonrasında Vergi Usul Kanunu'nun 3. maddesinde öngörülen yorum tekniklerine
başvurularak mevzuatın yorumlanması
suretiyle yapılabilecektir. Bu nedenle aykırılığa konu davalarda ileri sürülen
hususlar, Vergi Usul Kanunu'nun aradığı anlamda açık bir vergilendirme hatası
oluşturmamaktadır. Dolayısıyla, bu iddianın, ancak, süresi içinde tahakkuk eden
vergiye karşı açılan davada ileri sürülmesi ve incelenmesi mümkündür.
Bu bağlamda, 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanunu'nun 1.
maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) alt bendi kapsamında, benzin ve elektrik
motoru bulunan aracın, Özel Tüketim Vergisi Kanunu'nun eki (II) sayılı Liste'de
belirtilen özel tüketim vergisi oranlarından %80 (-Diğerleri,--Motor silindir
hacmi 1600 cm3'ü geçmeyenler,—Diğerleri) ya da %10 (-Diğerleri,-Sadece elektrik
motorlu olanlar,—Motor gücü 160 kW'ı geçmeyenler) oranından hangisine tabi
olacağının aracın teknik özellikleri dikkate alınarak hukuki yorumla tayin
edilmesi gerektiğinden, vergilerinin iadesi isteminin 213 sayılı Kanun'un vergi
hatalarının düzeltilmesine ilişkin kuralları bağlamında açık bir vergi hatası
oluşturmadığı anlaşılmaktadır.
V. SONUÇ:
Açıklanan hukuksal nedenler ve gerekçeyle aykırılığın, 4760
sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanunu'nun 1. maddesinin (1) numaralı fıkrasının
(b) alt bendi kapsamında, benzin ve elektrik motoru bulunan aracın, Özel
Tüketim Vergisi Kanunu'nun eki (II) sayılı Liste'de belirtilen özel tüketim
vergisi oranlarından %80 (-Diğerleri,-Motor silindir hacmi 1600 cm3'ü
geçmeyenler,—Diğerleri) yerine %10 (-Diğerleri,-Sadece elektrik motorlu
olanlar,™Motor gücü 160 kW'ı geçmeyenler) oranına tabi olduğundan bahisle
fazladan ödenen vergilerin iadesi isteminin, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nda
yer alan vergi hatalarının düzeltilmesine ilişkin hükümler kapsamında
incelenmesinin mümkün olmadığı yönünde giderilmesine, 22/10/2025 tarihinde
oyçokluğuyla kesin olarak karar verildi.
Esas No: 2025/16
Karar No : 2025/18
X
- KARŞI OY:
Aykırılığa konu uyuşmazlıkların incelenmesinden, benzin ve
elektrik motoru bulunan aracın hareketi için gerekli tahriki sağlayan motorun
elektrikli motor olduğu, benzinli motorun fonksiyonun elektrik motoru için
gerekli elektrik enerjisini üretmek olduğu, araca ait ruhsat, AT Uygunluk
Belgesi ve Bağlayıcı Tarife Bilgisi gibi belgelerde de bu durumun tevsik
edildiği görülmektedir. Dolayısıyla tek yakıtlı olduğu ve yakıt türünün de
elektrik olduğu anlaşılan aracın "sadece elektrik motorlu araç" olarak
kabulü ile %10 oranında özel tüketim vergisi tahakkuk ettirilmesi gerektiğinden
uyuşmazlıkta açık bir vergi hatasının bulunduğu anlaşılmaktadır.
Öte yandan, özel tüketim vergisi matrahına göre yapılan
sıralamaya göre "-Diğerleri,-Motor silindir hacmi 1600 cm3'ü
geçmeyenler,—Diğerleri" başlığının, listede yer almayan her türde aracı
kapsayacağı şeklinde yorumlama yapılması mümkün değildir. Uyuşmazlık konusu
aracın hibrit olduğu kabul edilse dahi 1477-1497 cm3 motor hacmine
sahip olan, yani motor silindir hacminin 1600 cm3'ü geçmediği
yönünde tartışma bulunmayan aracın, hibrit araçların sınıflandırıldığı Motor
silindir hacmi 1600 cm3'ü geçen fakat 2000 cm3'ü
geçmeyenler" başlığı altında vergilendirilmesi de hukuken mümkün
bulunmamaktadır.
Sonuç olarak vergilerin kanuniliği ilkesine aykırı bir
uygulamayla söz konusu aracın Kanun'da öngörülmeyen ve düzenlenmeyen bir
şekilde %80 oranında özel tüketim vergisine tabi tutulduğu anlaşıldığından
vergilerin iadesi isteminin de vergi hatalarının düzeltilmesine ilişkin
hükümler kapsamında incelenmesi gerekmektedir.
Açıklanan hukuksal nedenler ve gerekçeyle aykırılığın, 4760
sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanunu'nun 1. maddesinin (1) numaralı fıkrasının
(b) alt bendi kapsamında, benzin ve elektrik motoru bulunan aracın, Özel
Tüketim Vergisi Kanunu'nun eki (II) sayılı Liste'de belirtilen özel tüketim
vergisi oranlarından %80 (-Diğerleri,-Motor silindir hacmi 1600 cm3'ü
geçmeyenler,—Diğerleri) yerine %10 (-Diğerleri,-Sadece elektrik motorlu
olanlar,—Motor gücü 160 kW'ı geçmeyenler) oranına tabi olduğundan bahisle
fazladan ödenen vergilerin iadesi isteminin, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nda
yer alan vergi hatalarının düzeltilmesine ilişkin hükümler kapsamında
incelenebileceği yönünde giderilmesi gerektiği oyu ile karara katılmıyorum.
----------o----------